Ücretliler, üretici köylü ve küçük esnaf kemer sıkacak. İktidar ve ortakları, bürokratları, müteahhitleri ve taşra partilileri ise ihale ve imtiyazlar ile göbeklerini şişirtip kemerlerini iyice gevşetecekler...

BÜTÇE BİZE NE DİYOR?

2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde bütçe giderlerinin 14 trilyon 731 Milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 12 Trilyon 800 Milyar Lira, bütçe açığı ise 2 Trilyona yakın olacağını söylüyor.

Bütçe gelirleri olan 12 Trilyon 800 Milyar Liranın, 11 Milyar 138 Milyar Lirası vergi gelirlerinden alınması öngörülüyor. Bütçe gelirlerinin yüzde 87’si vergilerden karşılanıyor demektir. 2025 Yılı Bütçesi yıl sonunda 5 Trilyona yaklaşan açık vereceğini tahmin etmek zor değil!

2024’e göre; bütçe giderleri yüzde 31,4 arışla 11 Trilyon 200 Milyardan 14 Trilyon 700 Milyara yükseleceği tahmin edilmiş, Bütçe gelirleri ise; yüzde 41,2 oranında artırılarak 9 Trilyon 100 Milyardan 12 Trilyon 800 Milyara yükseltilmiş.

Bütçe giderleri bütçe gelirlerinde yüzde olarak yüzde 10’dan daha az tahmin edilmiş. Bunun anlamı geniş halk kitlelerinin kemer sıkması yani halktan gelirlerinin üstünde vergi alınacağı anlamına

gelmektedir.

BÜTÇEDE GELİR VERGİSİ

Gelir Vergisi bir önceki yıla göre yüzde 45 oranında artırılarak 2 Trilyon 151 Milyar olarak öngörülmektedir. Bu rakamın yüzde 92’si olan 1 Trilyon 980 Milyarı kesinti usulü ile yani tamamına yakını işçi, memur, küçük bir kısmı da işyeri kira kesintilerinde oluşmaktadır.

Gelir Vergisinin geriye kalan yüzde 8’i de beyanname veren bakkal, kasap, muhasebeci, mühendis ve avukat gibi serbest meslek mensuplarından alınması hedeflenmektedir.

Çalışan işçi memur yani emekçilerin 2024 sonu itibariyle ödeyecekleri vergi bir önceki yıla göre yüzde 116 oranında artırılması öngörülmüştür.

Böylece bütçemiz IMF’nin açıklamasına uyumlu olarak; işçi, memur ve emeklinin gelirleri üzerinden yüzde 45 oranında vergi alınması öngörülürken, ücretlerine ise yüzde 25 oranında zam yapılması düşünülmektedir.

BÜTÇEDE KURUMLAR VERGİSİ

Gelelim Kurumlar Vergisine. 2024 Bütçesi 1 Trilyon 315 Milyar olarak tahmin edilmiş, yıl sonunda yüzde 15 eksik olarak 1 Trilyon 117 Milyar olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Yani, Devlet 2024 Yılı için bütçeye koyduğu rakamın yüzde 15 eksiği ile bütçeyi kapatacaktır.

2025 Yılı için tahmini bütçesi ise bir önceki yılın gerçekleşmesi beklenen bütçesinin yüzde 53 oranında artırılarak 1 Trilyon 708 Milyar olarak tahmin edilmiştir. İnşallah 2025 Yılı bütçesi de 2024 Yılında olduğu gibi tahmin edilenin altında gerçekleşmez. Kurumlara tanınan onca istisna, muafiyet ve vergi indirimine rağmen bütçeye konulan rakamı da ödeyemiyorlar demek ki!

TURPUN BÜYÜĞÜ HEYBEDE YANİ ENFLASYONUN ASIL NEDENİ ÖTV VE KDV!

Türkiye'de 2002 Yılından önce, imalat ve üretim ile bazı hizmetlerden Gider Vergisi Kanunu uygulanmaktaydı. Avrupa Birliği'nde uygulanmakta olan sisteme uyum sağlamak amacıyla 12.06.2002 de yürürlüğe giren 4760 sayılı Kanun ile Özel Tüketim Vergisi yürürlüğe konuldu. Bu Kanunla 250'nin üzerinde ürün ve hizmet bu vergi kapsamına alındı.

Özel Tüketim Vergisi için 2025 yılında 2 Trilyon 146 Milyar Lira olarak bütçeye konulmuştur. Her yıl olduğu gibi yıl ortasında özellikle tütün ve alkollü içkiler için artırıldığı bilinmektedir. Bir önceki yıla göre yüzde 46,3 olarak artırılması öngörülen Özel Tüketim Vergisi için aşağıdaki miktarlarda uygulanacaktır.

Motorlu Taşıtlardan 819 Milyar,

Petrol ve Doğalgaz Ürünlerinden 538 Milyar,

Tütün Mamullerinden 456 Milyar,

Alkollü İçkilerden 171 Milyar,

Dayanıklı tüketim mallarından 145 Milyar,

Kolalı gazozlardan 18 Milyar.

Üretim ve hizmetlerin bünyesine girerek fiyatların artmasında etkili olan bu vergi, 2 Trilyon 121 Milyar Lira ile vergi gelirleri içindeki payı tek başına yüzde 16’dan fazladır. Bu vergi üzerinden ayrıca yüzde 20 oranında Katma Değer Vergisi yani verginin vergisi alınmasıdır.

Turpun büyüğü heybede demiştik! Katma Değer Vergisi, dahilde yani yurt içindeki mal ve hizmetlerin her aşamasında ve mal ithalatında olmak üzere iki aşamada alınmaktadır.

Dahilde yani içerde alınan Katma Değer Vergisi bir önceki yıla göre yüzde 73 oranında artırılarak 2 Trilyon 884 Milyar Lira,

İthalde alınan ise bir önceki yıla göre yüzde 26 oranın 2 Trilyon 103 Milyar Lira,

Olmak üzere toplamda 4 Trilyon 988 Milyara ulaşmaktadır.

Yani 5 Trilyona yakını KDV ve 2 Trilyon 121 Milyar ÖTV olmak üzere vergi gelirlerinin yüzde 64 olan 7 Trilyon 133 Milyar enflasyonu doğrudan etkileyen vergi tahsil edilmesi öngörülmektedir.

Bu bütçe enflasyonla mücadele bütçesi değil. Gelir ve servet üzerinde alınması gereken vergiler yerine, üretilen ve ithal edilen malların maliyetlerini artıran yüksek oranlı ÖTV ve mal ve hizmetlerin her aşamasında alınan yüksek oranlı KDV ile enflasyonla mücadele edilmeyeceği için enflasyon yüksek düzeyde seyretmeye devam edecektir.