CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL:
-“EMEKLİYİ AÇ BIRAKIYOR AMA ALTI KATINI YANDAŞ ŞİRKETLERDEN SİLİYOR”
-“BELEDİYELERDEN HİÇ PARA KESMEYEBİLİR”
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, iktidarın seçimde kaybettiği belediyelerin hizmet yapmasını ekonomik yollarla engellemeye çalıştığını vurgulayarak, “Geçen sene yandaş şirketlerin 660 milyar lira vergi borcunu sildiler. Bakın emekliye yapılan zam, 10 bin liradan, 12 bin 500 liraya getirmenin maliyeti 33 milyar TL. Yani zorla emekliye verdiği şu kadarcık zam, 33 milyar lira, yandaş şirketlerden sildiği verginin 20’de biri. Emeklilere asgari ücret verelim diyoruz, verse 100 milyar para lazım. 33’ün üstüne 65-70 milyar lira para lazım. Size para bulamam diyor. Emekliyi aç bırakıyor, yoksul bırakıyor ama altı katını yandaş şirketlerden siliyor. Bugün bütün belediyelerin, 81 ildeki binin üzerindeki belediyenin toplam borcu 96 milyar lira. Ama şunu unutmayın ki yandaş şirketlerden, hem de erteleme değil affettiği vergi 660 milyar. Onlardan kesmeyip, onlardan 660 milyar lirayı tahsil etse, bu belediyelerden hiç para kesmeyebilir” ifadesini kullandı.
Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Genel Başkan Özgür Özel, daha sonra belediye önünde kendisini karşılayan yurttaşlara seslendi. Özel, “Çok kıymetli Bursalılar, güzel Bursa’nın, yeşil Bursa’nın yüreğinde vatan, millet, bayrak ve Atatürk sevgisi olan Bursa’nın güzel insanları. Hepiniz hoş geldiniz, hepinizi saygı ile selamlıyorum” dedi.
“31 MART’TAKİ BÜYÜK ZAFER İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Özel, “Bizi burada Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı, 31 Mart seçimlerinde Bursa’da her iki kişiden birinin oyunu alan, CHP’nin belediye başkanı, Bursa ittifakının belediye başkanı, Türkiye İttifakının Belediye Başkanı Mustafa Bozbey bekliyordu. Kendisini yürekten tebrik ediyorum” ifadesini kullandı. Özel, “Bu ziyaretimizi il başkanımızla, ilçe başkanlarımızla, milletvekillerimiz, parti meclisi üyelerimizle birlikte gerçekleştirdik. Yanımda gölge Dışişleri Bakanımız, MYK üyemiz ve Bursalı hemşeriniz İlhan Uzgel de var. Bunun yanında çok sayıda arkadaşımız, milletvekilimiz bize eşlik ediyor. Bursa’nın bu dönemki milletvekillerine, önceki dönemki milletvekillerine ve her birinize 31 Mart’taki büyük zafer için ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun” dedi. Özel, şunları kaydetti:
“HALKI GÖZETEN BELEDİYECİLİK ANLAYIŞI”
“Burada böyle bir kalabalık hiç beklemiyorduk. Ama buradan Cuma namazına, oradan da Osmangazi İlçe Başkanlığına geçip, daha sonra da yine büyükşehir gibi bizi büyük bir keyfe boğan Osmangazi Belediye Başkanlığını kazanan meslektaşım Erkan Aydın’ı ziyaret edeceğim. Dün Mustafakemalpaşa’dan başladık. Yarın en son Gemlik’te bitecek. Bu arada Mudanya’ya gideceğiz. Her yerde, elimizdeki üç belediyeyi tekrar kazandık, demek ki CHP’nin belediyecilik hizmetlerinin orada devam etmesi isteniyordu. Ama yeni belediyelerde, büyükşehir kazandık, bu CHP’nin dürüst, temiz, çalışkan, şeffaf, hesap verebilir, rantçıları değil halkı gözeten belediyecilik anlayışının Bursa’da özlendiğini, Mustafa Bozbey’in Nilüfer’de yaptığı efsane hizmetlerin il genelinde talep edildiğini gösteriyor. Biraz önce kendisi bana bir sunum yaptı. Sunumun ilk başında, ilk toplantıda Bursa’da su ücretlerine yüzde 25 indirim yaparak başladığını söyledi. Bu gerçekten çok önemli bir hizmettir. Hele hele elektrik fiyatları almış başını gitmişken şu anda elektrik üretimi su dağıtımı için çok önemli bir girdiyken yüzde 25’lik indirim inanılmaz önemli bir indirimdir. Bunun yanında emeklilere bayramda verdiği destek çeklerini, yoksul emeklilere yaptığı yardımları, cadde ve bulvarlardaki otoparkları tamamen ücretsiz hale getirmesini, kendisi yukarıda söylemedi ama basından takip etmiştim iki lüks makam aracını satıp, yerine toplu taşımaya araçlar kazandırmasını, Bursa’nın deniz kıyısındaki enfes beldeleri arasında deniz taşımacılığı hizmetlerini başlatmasını, özellikle halkın deniz, kum, güneş, plaja erişiminin önündeki engelleri kaldıran halk plaj uygulamalarını, her bir tanesini 100 güne sığdırmasını ve bu işleri katılımcı bir belediyecilik anlayışıyla yapmasını, sivil toplumu kucaklamasını, meslek örgütleriyle birlikte bu işleri yapmasını ayrı ayrı takdir ediyorum. Kendisinin şahsında hem CHP grubuna hem de diğer partilerden seçilen, Bursa’ya hizmet etmek için görevlendirilmiş tüm belediye meclis üyelerine başarılar diliyorum. Bugüne kadar yaptıkları için kutluyorum. Yapacakları için başarılar diliyorum.”
“BURSA’YI KAYBETMENİN HAZIMSIZLIĞI”
“Biraz önceki sunumda 4,5 milyarlık SGK ve vergi borcunu gördük, devir alınan. Bunun çok önemli bir kısmının SGK borcu olduğunu ve devir alındığı günden sonra SGK’lerin ödendiğini ama geçmiş yönetimden devir alınan ve 3,5 milyara yakın SGK borcunun bugün kendisinden, bu yönetimden tahsil edilmek istendiğini gördük. Bütün Türkiye’de şu yaşanıyor. Diyor ki AKP, bu krizin içinde belediyeler bu kadar borç batağındayken yıllardır yapmadığını yapıyor. Kendi yönetimindeyken SGK borçları birikmiş, almamış, peşine düşmemiş, şimdi Bozbey’e diyor ki gel bütün SGK borçlarını faiziyle öde, ödemezsen paraya el koyarım, İller Bankası’ndan gelen paralara el koyarım diyor. Yani şunu söylüyor, sen hızlı başladın, çok iş yapıyorsun, yüzde 47 ile seçildin, bu iş yüzde 60-70’ e gider. Sen böyle yaparsan, genel seçimlerde de Bursa’da partine çok katkın olur. Bunun için Bursa’ya hizmet etmeni engelliyorum. Paralarına el koyuyorum. Bu Mustafa Bozbey’e değil. Ona oy veren ve vermeyen bütün Bursalılara bir meydan okumadır. Bursa Belediyesini kaybetmenin hazımsızlığı içinde, Bursa’daki her siyasi görüşten insana fatura çıkarmaktır. Bunu kabul etmiyoruz. Geçen sene yandaş şirketlerin 660 milyar lira vergi borcunu sildiler. Bakın emekliye yapılan zam, 10 bin liradan 12 bin 500 liraya getirmenin maliyeti 33 milyar TL. Yani zorla emekliye verdiği şu kadarcık zam, 33 milyar, yandaş şirketlerden sildiği verginin 20’de biri. Emeklilere asgari ücret verelim diyoruz, verse 100 milyar para lazım. 33’ün üstüne 65-70 milyar lira para lazım. Size para bulamam diyor. Emekliyi aç bırakıyor, yoksul bırakıyor ama altı katını yandaş şirketlerden siliyor. Bugün bütün belediyelerin, 81 ildeki binin üzerindeki belediyenin toplam borcu 96 milyar lira. Ama şunu unutmayın ki yandaş şirketlerden, hem de erteleme değil affettiği vergi 660 milyar. Onlardan kesmeyip, onlardan 660 milyar lirayı tahsil etse, bu belediyelerden hiç para kesmeyebilir. Hatta beş katını yollar ve en iyi hizmetleri sizin almanızı sağlayabilirdi. Bunları yapmıyorlar. Niyet kötü.”
“DEVLETİN TRT’SİNİ AKP’NİN TELEVİZYONU GİBİ KULLANDI”
“Para yoksa, Kolin, Limak, beşli çeteye, yandaşlara, Cengiz’e nasıl buluyorsun? Cengiz Holding’e para var, Bursa’da havlucu Cengiz abiye gelince para yok. Yok öyle yağma. Olmaz böyle bir şey. O yüzden ne yapmaya çalıştıklarını görüyoruz. Mesele kriz miriz değil. Mesele çalıştırmamak, mesele cezalandırma, mesele kafa tutmak. Ama millete kafa tutmayacaksın. Bu millet devletini sever. Bu millet devletine, devletinin görevlerine saygılıdır. Askere çağırırsın gider. Vergi istersin verir. Canını iste bu devlet için canını verir. Ama ne gün devleti milletin karşısına dikersen, devlet ile millet karşı karşıya gelirse, devlet kazanmaz, millet kazanır. Kenan Evren, 1983’te bu paşayı seçeceksin dedi devlet olarak, millet olmaz dedi. Gitti Özal’ı seçti. 15 Temmuz’da FETÖ’cüler tankları aldılar, devleti milletin karşısına diktiler. Milet de kazandı. Bu seçimde, 31 Mart’ta büyük tarihi bir hata yaptı Tayyip Erdoğan. Ne yaptı, devletin TRT’sini AKP’nin televizyonu gibi kullandı. Devletin Anadolu Ajansını AKP’nin, Cumhur İttifakının ajansı yaptı. Parasıyla reklamlarımızı yayınlamadılar. TRT parasıyla yayınlamadı. Vergiyi bizden topladı. Ama ekranı cumhura açtı, bize kapattı. Kaymakamlar ilçe başkanı gibi çalıştı, valiler il başkanı oldu. Yani Tayyip Erdoğan devlet oldu ama unuttuğu bir şey var. Karşısında millet vardı. İşte Bursa’da bütün devlet gücüne karşı milletin adayı Bozbey kazandı. O yüzden milletin karşısına devleti dikmeyin. Millet Bursa’da yetkiyi vermiş. Aydın, Manisa, Denizli, Uşak, Afyon, Kütahya’da yetkiyi vermiş. Elimizi kolumuzu bağlarsanız, bu millet bunu affetmez. Bunu yapanı, buna muhatap olana değil bunu yapana, sebep olana fatura çıkartır. Nasıl İstanbul seçimini iptal ettin, Osmanlı tokadı vuracağız dedin. Millet sana ikinci seçimde demokrasi tokadını vurdu. Buna kalkışırsan, yeni bir demokrasi tokadını yersin.”
“CHP’Yİ İKTİDAR YAPMANIN ANAHTARI…”
“Bursa Belediyesi’nin toplam borcu 30 milyar lira. Bunu kimse unutmasın. Bugün bu kadar iş yapılıyor ama 30 milyar lira borç var. Bütün Türkiye’nin SGK’ye toplam borcunu dün açıkladılar. Bütün şirketleriyle birlikte belediyelerin 90 milyar lira. Ama Bursa’nın devraldığı AKP’den borç 30 milyar lira. Ben size söz veriyorum. Ne yaparlarsa yapsınlar mani olamayacaklar. Biz kazanacağız. Millet kazanacak. Türkiye ittifakı kazanacak. Burada Hürriyet Köyünün Gençlik ve Kadın Dayanışma Derneği bizi karşıladı. Onları da selamlıyorum. Çok teşekkür ediyorum. Hepinizi çok seviyoruz. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında partimiz, 47 yıl sonra Türkiye’de birinci parti oldu. Bozbey ile beraber, 411 belediye başkanımızın cebine birer anahtar koydu. Bu anahtar bu büyükşehrin kapısının anahtarı değil. Bu anahtar kasanın anahtarı da değil. Şehrin altın anahtarı da değil. Bu anahtar Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini yeniden iktidar yapmanın anahtarı. Bu balkondan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Bursalılara konuştuğunda ne hissettiyse, onun hissettiklerini hissediyorum. Size karşı muhabbet hissediyorum. Kızım İpek’in akrabalarını, komşularını görüyorum. Cumhuriyet sevdalılarını, vatan ve millet sevdalılarını görüyorum. Şimdi güzel Bursa’nın güzel insanlarını görüyorum. Hepinizi çok seviyorum, sevgiler saygılar sunuyorum, sağ olun ver olun.”