CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, yaptığı basın açıklaması ile emeklilerin sorunlarını ve yıllar içerisinde enflasyon ve zamlar karşısında eriyen bin TL’lik bayram ikramiyesini gündeme getirdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, yaptığı basın açıklaması ile emeklilerin sorunlarını ve yıllar içerisinde enflasyon ve zamlar karşısında eriyen bin TL’lik bayram ikramiyesini gündeme getirdi.
Türkiye'de 8,4 milyon emekli olduğunu, devletten malullük, ölüm aylığı ile dul ve yetim maaşı alan vatandaşlarımız da eklendiğinde bu sayının 12,4 milyona ulaştığına dikkat çeken Karabıyık, yüzde 71'i 56 ve üstü yaşta olan emeklilerimizin yüzde 61'inin işçi emeklisi, yüzde 21'inin Bağ-Kur emeklisi, yüzde 18'inin ise memur emeklisi olduğunu söyledi.
EMEKLİLERİN HAK KAYIPLARI OLDU
AKP döneminde Sosyal Güvenlik Sisteminde yapılan değişikliğin ise en çok emeklileri etkilediğini, emekliliğin zorlaştığını, aylık bağlanma oranlarının düşürüldüğünü ifade eden Karabıyık, “Yetmiyormuş gibi, 2008'de çıkarılan 5510 sayılı yasa ile emeklilerin hak kayıpları oldu. Emekli aylığının hesaplanmasındaki refah payı yüzde 100'den yüzde 30'a indirildi. Emeklilik yaşı kademeli olarak 65'e yükseldi. Prim ödeme günü sayısı arttı. Emekli aylığı SSK ve Bağ-Kur emeklileri için yüzde 65'ten yüzde 50'ye düşürüldü. Emekli aylığı alt sınırı (Asgari Emekli Aylığı) uygulaması kaldırıldı” dedi.
BANKALARA OLAN BORCU 78 KAT ARTTI
4 milyonu aşkın emeklinin, emekli olduğu halde, geçim sıkıntısı nedeniyle tekrar çalışmak istediğinin altını çizen CHP'li Vekil, “2018 yılında asgari ücretin altında aylık alan çok sayıda emeklimiz var. 2019 yılı başında yapılan yeni düzenlemelere rağmen emeklilerimizin neredeyse yarısı, halen asgari ücretin altında maaş alıyor. Çalışan ve iş arayan emeklilerimizin sayısı her geçen gün artıyor. 2002 yılında emekli olduğu halde tekrar çalışanların toplam emekliler içindeki oranı yüzde 37 iken bu oran şu an yüzde 48'leri aşmış durumda. Yani emeklilerin yaklaşık yarısı tekrar çalışmaya ihtiyaç duyuyor. Vatandaşlar geçinebilmek ve ihtiyaçlarını karşılayabilmek için, faiz yüksekliğine rağmen borçlanma dışında bir çare bulamıyor. Bu noktada, AKP iktidarında vatandaşın bankalara olan borcunun 78 kat arttığını göz ardı etmemek gerekiyor” dedi.
EMEKLİYE MİLLİ GELİRDEN PAY YOK
Açıklamasında enflasyonda OECD ülkelerinin ortalamasının 8 katı, AB ortalamasının 12 katı durumda olduğumuzu hatırlatan ve 2002 – 2018 yılları arasında yapılan zamların, milli gelir artışının ve enflasyonun ne kadar gerisinde kaldığı sorusuna da yanıt veren Lale Karabıyık, “Emeklinin milli gelirden aldığı pay yıllar içinde giderek azaldı. Emeklilerin AKP iktidarı dönemi boyunca hem hak kayıpları oluştu hem de milli gelirden pay alamayan emeklinin mağduriyeti daha da arttı. Ayrıca, emekli aylıklarındaki artış oranı da emekliye gerçekten yansıyan enflasyonun çok gerisinde kaldı. 2002'ye göre emekli aylıklarının milli gelire oranı yüzde 20 oranında geriledi. Sadece emekliye değil, emekçiye ve memura da ekonomideki büyümeden pay verilmediği gibi, enflasyon hesaplaması da gerçek yansıyan enflasyon değil. Enflasyon dar gelirliyi daha fazla eziyor, dar gelirlinin harcamalarında gıdanın payı yüzde 23 ve en fazla zam da mutfakta. Mutfağın gerçek enflasyonu yüzde 32” dedi.
1000 TL İKRAMİYE PUL OLDU
Açıklamasında elektrik ve doğalgaza geçtiğimiz günlerde yapılan zammı, çarşı pazarda el yakan fiyatları hatırlatan Karabıyık, “Enflasyona göre yapılan maaş zamları vatandaşa yansıyan gerçek enflasyonun oldukça gerisinde. Bu durum vatandaşın alım gücünü günden güne düşürüyor, ocağında tencere kaynamaz hale getiriyor. Emeklilere Ramazan ve Kurban Bayramında verilen bin TL'lik bayram ikramiyesi de, artan fiyatlar nedeniyle vatandaşın bayram öncesi rahat bir nefes almasına yetmiyor. Emeklilerin dört gözle beklediği bin TL’lik bayram ikramiyesi, enflasyon ve zamlar karşısında yıldan yıla eridi, verilen bin TL ikramiye pul oldu” şeklinde konuştu.
ASGARİ ÜCRET AÇLIK SINIRINI UCU UCUNA KARŞILIYOR!
Veriler incelendiğinde, nüfusumuzun yüzde 20.1'inin yoksul olduğuna dikkat çeken ve emeklinin, emekçinin gelirleri ile açlık ve yoksulluk sınırını da karşılaştıran Karabıyık, “İşçi emeklileri aldıkları aylık ile 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının sadece yüzde 90'ını karşılayabiliyor. Bu oran, eski Bağ-Kur emeklileri için yüzde 81'i yani, 4 kişilik bir ailenin sadece 24 günlük besin ihtiyacını karşılaması anlamına geliyor. Memur emeklileri ise aylıkları ile ancak açlık sınırını karşılayabilirken, yoksulluk sınırının yüzde 35'ini karşılıyor. Asgari ücret ise 4 kişilik bir ailenin 27 günlük gıda ihtiyacına ancak yetiyor, açlık sınırını ise ucu ucuna karşılıyor. İki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek yiyemeyenlerin oranı yüzde 34 seviyesine ulaşıyor. Açlık sınırın enflasyonun çok üzerinde arttığı ve Türkiye'nin Yaşam Memnuniyeti Endeksinde OECD'nin 38 ülkesi içerisinde (OECD 35 ülke + Brezilya, Rusya, Güney Afrika) 34. Ülke konumunda olduğu unutulmamalı” uyarısında bulundu.
Kaynak : Gerçek Gündem