Çünkü Milli Savunma Bakanlığı’nın, “Türkiye’nin hava ve füze savunma ihtiyacının karşılanmasına yönelik tedarik edilen S-400 Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi’nin birinci grup malzemelerinin Mürted Hava Meydanı’na intikali 12 Temmuz 2019 tarihinden itibaren başladı” şeklindeki duyurusu dün yapıldı.
Çok şey yazıldı çizildi, ancak bu aşamadan sonra sorunun yeni unsurları gündemde olacak. Bunların başında ABD'nin Türkiye’ye yaptırım uygulayıp uygulamayacağı veya nasıl yaptırım uygulayacağı konuları geliyor. Şundan eminiz: Eğer uygularsa ABD, yaptırımları da kendi çıkarları doğrultusunda belirleyecek ve zamanlamasını buna göre ayarlayacak. Türkiye ise savunma sistemlerinin en az zararla yaptırımı atlatması için çaba gösterecek. İki ülke arasındaki ilişkilerin S-400 alımı nedeniyle kopmayacağı da belli olmuş durumda. Ancak gerilimli dönemin de sonuna gelinmiş değil. Çünkü “Turpun büyüğü heybede” misali Fırat'ın Doğusu konusu yalnızca şu an için sessizliğini koruyor…
Türkiye, aldığı S-400’leri diplomatik bir araç olarak mı görecek yoksa, sistemi fiilen kullanacak mı? Bu soruya şu an net yanıt vermek pek olanaklı değil, yaptırım pazarlıklarının da bunun üzerinden sürmesi bekleniyor. Sadece diplomatik bir araç olarak görülürse, bedeli 2,5 milyar dolar olacak. Sistemlerin tam aktif olarak kullanılması ve ihtiyaç duyulan noktalara konuşlanması ise “ortaklarımızın” Türkiye’ye biçmeye çalıştığı role uygun düşmüyor. Önümüzdeki dönem bu konuların tartışması sürecek.
Bir alt başlığa da değinmek gerek. Türkiye’de bir sorun sürekli yaşanıyor: S-400’lerde de olduğu gibi, her konuyu iç siyasetin bir unsuru yaparak ondan siyasi fayda sağlama arayışı… CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, soru yöneltildiğinde, “Türkiye'nin bu savunma sistemlerine ihtiyacı varsa alınır” diye net yanıt vermişti. Ancak iktidara yakın çevreler, pervasızca, önüne geleni, “S-400’lerin Türkiye’ye gelişini engellemeye çalışan ABD’ye yakın kaynaklar” diye nitelemekten çekinmedi. Artık görüş açıklamak her yurttaşın hakkı olarak görülmeli.
S-400 sistemleri Türkiye’ye gelmeye başladığına göre, kamuoyuyla bazı bilgileri paylaşmanın da zamanı… Türkiye'nin S-400 sistemlerini almasına yalnızca ABD karşı çıkmadı. İçeriden de karşı çıkanlar oldu. Bunlar hem sivil hem askeri kesimde bulunuyorlar. S-400 sistemlerinin Türkiye’de kullanılan diğer savunma sistemleri için zararlı olabileceği uyarıları da gündeme geldi. Bu uyarılar nedeniyle Genelkurmay’da da Milli Savunma Bakanlığı’nda da toplantılar yapıldı. Ancak son karar siyasi iradenindi ve karar verme aşaması artık geride kaldı.
Önümüzdeki günlerde sistemlerin hangi bölgeye konuşlanacağını, nasıl kullanılacağını ve ABD'nin olası yaptırımlarını konuşacağız...