İktidar’ın İmamoğlu’na karşı yargı aracılığıyla giriştiği kabul edilemez saldırı, “kabul edilemez” ama “şaşırtıcı” değil.
Bakın bu konuda, daha 14 yıl önce ne yazmışım!
14.05.2011 tarihli yazım.
***
BİR SİYASAL OKSİMORON ÖRNEĞİ OLARAK ADALET VE KALKINMA PARTİSİ
Sevgili okurlarım, bugünkü yazıma, her şeyden önce size teşekkür etmekle başlamak istiyorum:
Yazarların yaşamları zordur.
Yazarsınız, yazarsınız, tek bir olumlu ya da olumsuz ses gelmez!
Sonra bir gün bir şey olur...
Bir hata yaparsınız.
Veya çok dikkati çeken bir noktaya parmak basarsınız.
Ya da bir soru sorarsınız.
Gelen yanıtlar, tepkiler, övgüler, sövgüler, eleştiriler, birdenbire okunan ve izlenen bir yazar olduğunuzu anımsatır size.
Elbette Cumhuriyet okurlarını normal gazete okurları gibi görmüyorum.
Onların hem ilgilerinin hem de entelektüel kapasitelerinin ortalama gazete okurunun çok üstünde olduğunu biliyorum.
(Bu sözlerden sonra, okurlarımdan “oksimoron” terimine Türkçe karşılık bulmalarını istemem üzerine gelen önerileri alıntılıyorum, oksimoron teriminin farklı kullanımlarına işaret ediyorum ve yazıya aşağıdaki gibi devam ediyorum.)
Gelelim yine bir farklı kullanıma, “Bir siyasal oksimoron örneği olarak Adalet ve Kalkınma Partisi”ne:
Geçen yazılarımdan birinde Türkiye’de siyasetin oksimoron kavramlar üzerinden yapıldığına, örneğin AKP’nin kendini hem “değişimci” hem de “Muhafazakâr Demokrat” olarak tanımlamasının oksimoron niteliğine değinmiştim.
Bugün partinin ismiyle icraatı arasındaki oksimoron ilişkiye dikkat çekmek istiyorum:
Partinin adı “Adalet ve Kalkınma Partisi”.
Sekiz buçuk yıllık iktidar döneminde “Adalet”i ne hale getirdikleri ortada; fazla lafa gerek yok!
“Kalkınma”ya gelince, kendilerini, bazı yakınlarını ve taraftarlarını “kalkındırdıklarına” kuşku yok.
Ya halkın geri kalanı:
Büyüyen işsizlik, uçurumlaşan gelir dağılımı farkları, satılan üretim tesisleri, büyüyen cari açık, vs., vs.
Sanıyorum, Türkiye’de siyasetin son yıllarına tartışılmaz bir biçimde damgasını vuran AKP, oksimoron’un siyasal kullanımına en güzel örneklerden birini oluşturuyor.
***
Evet sevgili okurlarım, 14 yıl önce, Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, odatv, davaları sırasında, yani “Birinci Silivri Trajedisi” zamanında, iktidarın yaptıklarını, yukarıdaki gibi yazmışım.
14 yıl sonra geldiğimiz noktada, “İkinci Silivri Trajedisi” döneminde, “Adalet ve Kalkınma Partisi”ni, “Adalet” ve “Kalkınma” konularında gösterdiği başarılardan (!) dolayı kutlamak gerek!