Döviz, yakıt, konut, çarşı-pazar, zam, zulüm derken, bunların hiç biriyle baş edemediğimiz gerçeği de gelip dayattı. Hem de öyle bir dayatma ki, sağa sola deprenme şansı bırakmadı.
Olan biteni seyrettik, normalmiş gibi, düzelecekmiş gibi…
‘Kötü yönetiyorlar, hem genelde hem de yerelde’ dedikçe öyle yönetmeleri için destek aldılar.
Kendilerini güçlendirip, halkı güçsüzleştirdiler, daha kolay yönetmek için.
Şimdi herkes her şeyin farkında, hesaba katmadıkları da buydu.
Devran böyle devam eder sandılar.
Belli bir kesimin dışında ülkede soyulmadık kimse kalmadı.
Kendi ailelerini yönetemeyenler Devleti yönettiğini sandılar, kafalarına göre takıldılar, Devleti de milleti de içinden çıkılmaz bir ortamın içine soktular. ‘Kin ve nefret’ tohumlarının ekildiği bir ülke inşa etme gayreti içinde olan AKP-MHP koalisyonunun kafalarına göre ‘yönetme’ ısrarı devam ediyor, o tohumların yeşermesine zeminler hazırlanıyor.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da dayanamadı, ‘Devleti kin ve nefretle yönetemezsiniz’ çıkışı yaptı.
Evet.
Devleti kin ve nefretle yönetiyorlar.
Dünyada böyle bir yönetim biçimi yok.
Bu ısrar niye?
Olmuyorsa olmuyor arkadaş.
Israr düzelmeye, düzeltmeye yönelik olsa, bunun emarelerini görsek sorun yok.
Aksine, aklımızla oynuyorlar, bunda da ısrar ediyorlar.
Uzay’a gidiş ve astronot başvuru süreci başlatarak olmayan Vizyonlarına hayali Vizyon desteği sundular.
*
İKTİDAR ORTAĞI VE MARİFETLERİ!
İhale, ihaleye fesat karıştırma, yolsuzluk, rüşvet, kayırma, liyakatsizlik gibi konuları kendilerine temel ilke edinmişlerin bir araya geldiği yönetim biçimiyle ülkenin nasıl yönetildiğine tanıklık ediyoruz.
Diyarbakır’da MHP il teşkilatının kapısına kilit vurularak, yönetimin görevden alınmasından sonra gerçekleşen operasyon durumu net ortaya koyuyor.
Her şey ne kadar da tesadüf?
Önce görevden alınma, sonra operasyon.
MHP Genel merkezinin bu konuda uyarıldığı çok açık.
Zaten kentte uzun zamandır konuşuluyordu, MHP Diyarbakır il teşkilatının ‘iktidar ortaklığı’ nimetlerinden faydalandığı meselesi. AK Partililerden daha fazla söz sahibi oldukları ve ‘iş gördükleri’ konusunda tereddüt yoktu!
‘Vatan, Millet, Sakarya’ deyip malı götürmek zamanın ruhuna uygun.
Operasyondan bir gün önce teşkilat görevden alınıp, kapıya kilit vurulunca yapılmış olanların sorumluluğundan kurtulmuş sayılmaz MHP.